8 Ağustos 2018 Çarşamba
Judy Griseel: NEVER ENOUGH
Bağımlılık salgın ve felakettir. On dört yaşın üzerindeki her beş kişiden birinin bağımlı olduğu, uyuşturucu bağımlılığı dünya çapındai en zorlu sağlık sorunu olarak adlandırılmaktadır. Biz kendimiz kurban olmasak bile, mutlaka bu acımasız içtepiye beynin işlevlerinin çalışma şeklini değiştirerek yenmemeye çalışan birilerini mutlaka tanıyoruz.
Yıllarca süren araştırmaların yanısıra- bağımlılıktan kurtulmuş biri olarak kendi kişisel deneyimlerinden yola çıkan araştırmacı ve Profesor Judy Grisel temel bir sonuca ulaştı. Bağımlılık tedavisinde ilaçlar asla yeterli değil. Beynin öğrenme ve uyum sağlama kapasitesi görünüşte sonsuzdur ve düzenli bir sorunla karşılaştığında buna karşı koyar; buna ilaçların neden olduğu düzenli bozulmalara karşı koymak da dahildir. Normal bir durum gibi başlayan ama donem donem alevlenen, zaman içinde çarsiz bir arzuya dönüşen, bağımlılık nöbetleri, sadece geçici bir düzeltmeyle hafifletilmesi, bağımlıların neden uyuşturucu olmadan yaşayamadıklarını anlatır.
Grisel, farklı ilaçların beyinde nasıl etkileşim gösterdiğini ürettikleri deneyimsel etkilerin türünü ve her birinin bırakılmasının çok zor olmasının spesifik nedenlerini gösterir.
Grisel'in öngörüleri, beynin bağımlılık davranışına yönelik kritik katkılarını daha iyi anlamasına yol açar ve evlerimizde ve topluluğumuzdaki salgınlara daha rasyonel, tutarlı ve merhametli bir yanıt vermenize yardımcı olacaktır.
From a renowned behavioral neuroscientist and recovered drug addict, this is the authoritative and accessible guide to understanding drug addiction that we've been waiting for: clearly explained brain science and vivid personal stories combine to reveal how addiction happens and what can be done about it.
Addiction is epidemic and catastrophic. With more than one in every five people over the age of fourteen addicted, drug abuse has been called the most formidable health problem worldwide. If we are not victims ourselves, we all know someone struggling with the merciless compulsion to alter their experience by changing how their brain functions.
Drawing on years of research--as well as personal experience as a recovered addict--researcher and professor Judy Grisel has reached a fundamental conclusion: for the addict, there will never be enough drugs. The brain's capacity to learn and adapt is seemingly infinite, allowing it to counteract any regular disruption, including that caused by drugs. What begins as a normal state punctuated by periods of being high transforms over time into a state of desperate craving that is only temporarily subdued by a fix, explaining why addicts are unable to live either with or without their drug. One by one, Grisel shows how different drugs act on the brain, the kind of experiential effects they generate, and the specific reasons why each is so hard to kick.
Grisel's insights lead to a better understanding of the brain's critical contributions to addictive behavior, and will help inform a more rational, coherent, and compassionate response to the epidemic in our homes and communities.
7 Ağustos 2018 Salı
What It Means When a Man Falls from the Sky: Stories by Lesley Nneka Arimah
6 Ağustos 2018 Pazartesi
Leah Redmond Chang YOUNG QUEENS
İtalya doğumlu Fransız Kraliçesi Catherine di Medici, İngiltere Kraliçesi Elizabeth Tudor, yani Birinci Elizabeth, 1. Elizabeth'in Kuzeni Mary Stuart, ve İspanya Kraliçesi Elisabeth de Valois.Bu güne hanedan isimleri kalan üç Rönesans kraliçesi; ve dördüncüsü, gizli hikayesiyle hakkında söz edilmesi uzun zaman gecikmiş olan, hepsinin merkezinde unutulmuş bir kraliçe.
Şimdiye kadar hiç kimse onların hikayelerini kitap olarak bir araya getirmedi.
Elisabeth de Valois ve İskoç Kraliçesi Mary ikisi de çok genç yaşta kraliçe oldular ve birbirleriyle çocukluktan beri arkadaştılar. Catherine ve Elizabeth Tudor ergenlik yıllarından itibaren bu kızları şekillendirmeye çalışan, aşk, politik hırs, korku ve rekabet ile motive olan yaşlı kadınlardı.
Dördü de, saltanatları sırasında en yüksek güç zirvelerine getirildi. Ve yine de her biri bir noktada bu aynı gücün ağırlığı altında bocaladı - çünkü kadın olarak bu güç korkunç bir bedelle geldi.Popüler tarih, drama ve akademisyenler bu kraliçeleri sıklıkla kaidelerle sınırlandırdı ve onları saf stereotipler olarak gösterdi: Catherine de Medici, katil Siyah Kraliçe olarak; Mary Stuart güzel ve trajik bir genç kraliçe olarak; Elizabeth Tudor, evli olmayan statüsünde gözüpek bir kraliçe olarak, anlatıldı. Elisabeth de Valois, daha çok gençken öldüğünde, ülkeler ve aralarındaki ilişkiler bozulmaya başladı.
İlişkilerini kronikleştirerek ve aralarında dramatik kontrastları ve paralellikleri ortaya çıkararak-sadece siyaset ve tarihi bağlamda değil, kadın gücü ve fedakarlığın spesifik, kadın merkezli ve gizli bağlamında-genç kraliçeler çok daha farklı ve böylece her birinin şimdiye dek hiç anlatılmamış ilgi çekici bir resmini sunar. Catherine gerçekten bu kadar kötü müydü? Mary bu kadar masum muydu? Elizabeth Tudor, yönetme hakkının olduğundan o kadar emin miydi – ve bekareti gerçekten tarihte söz edildiği gibi onun zaferi miydi? Ve Elisabeth de Valois, genç olduğu gibi, geçmişteki Dipnot statüsünden çok daha fazla güç kullanıyor olabilir mi?
atherine de Medici of France; Elizabeth Tudor of England; Mary Stuart of Scotland; and Elisabeth de Valois of Spain. Three Renaissance queens who remain household names to this day; and a fourth, a forgotten queen at the center of them all, whose hidden story is long overdue.
No one has brought their stories together into one volume until now.
Elisabeth de Valois and Mary Queen of Scots were childhood best friends who became queens by the time they were in their teens. Catherine and Elizabeth Tudor were the older women who fought to shape these girls in their adolescent years, motivated by love, political ambition, fear, and rivalry.
All four were brought to the highest pinnacles of power during their reigns. And yet each of them at some point faltered under the weight of that very same power – because, as women, that power came with a terrible price.
Popular history, drama, and scholarship have often confined these queens to pedestals and rendered them as pure stereotypes: Catherine de Medici as murderous Black Queen; Mary Stuart as beautiful and tragic teen queen; Elizabeth Tudor, stalwart in her unmarried status. While Elisabeth de Valois, far younger when she died, and betwixt and between countries, has all but slipped through the cracks.
By chronicling their relationships and revealing the dramatic contrasts and parallels among them – not only within the sweeping context of politics and history, but within the specific, women-centric, and hidden context of female power and sacrifice
With the culture’s and marketplace’s current emphasis on women’s stories and feminist retellings, this seems an opportune moment to free these women from their individual silos to form a natural, and riveting, quartet-narrative
At the heart of YOUNG QUEENS is the premise that, together, Elisabeth, Mary, Catherine, and Elizabeth Tudor tell each other’s stories about youth, women, and power better than any one of them can alone. Or, put differently: it was only ever one story, with many different endings.
Leah Redmond Chang’s love of literature and history was born in her Chinese-American grandmother’s kitchen and on her Irish-American grandfather’s knee. Ever since, she has been fascinated by stories and lives that cross borders or that exist
MCPG Submission: PUP 681 & RESCUING RIALTO
Few things are more adorable than sea otters—especially baby sea otters! Stunning photographs and timely and topical themes of changing climate and environmental factors make this book appealing to children and adults alike.
Shahriar Mandanipour'un MOON BROW
5 Ağustos 2018 Pazar
Jo Spain DIRTY LITTLE SECRETS
Jo Spain DIRTY LITTLE SECRETS
The Couple Next Door ve Big Little Lies hayranlarına mükemmel bir
seçim.
Altı komşu, altı sır, ve Olive Collins'in ölmesini istemek için altı sebep
vardı.
Whithered
Vale gibi kapalı bir toplumda, insanların hayatları, birbirlerine güzel bakımlı
çimler kadar mükemmel görünür. Para, başarı, ayrıcalık-sakinlerinde hepsi var.
Hayat orada oldukça iyi.
Sadece
tek bir sorun var.
Olive
Collins'in cesedi son üç aydır dört numarada çürüyor. Komşuları keşif sırasında
şok olduklarını söylüyor, ama kimse gözden kaybolduğunda onu aramayı bile
düşünmedi. Polis sorgulaması başladığında, görünüşte kusursuz duran cephe
çatırdamaya başlar. Çünkü, Olive'in komşuları söz konusu olduğunda, her birinin
gizlemesi gereken bir şey, kaybedecek bir şey ve ölümünden kazanmak için çok
şeyleri var gibi görünüyor.